Teşvikler 2019'da da Devam Etmeli

Tosyalı Holding Yönetim Kurulu Başkanı Fuat Tosyalı, "Teşviklerin 2019'da da mutlaka devam etmesi gerek, çünkü bu bir süreç. Yazlık kışlık sezonda nasıl kıyafet düzenlemesi yapıyorsak, ekonominin bu tarz dalgalanmalarında da mutlaka düzenleme yapmamız lazım" dedi.

Tosyalı Holding Yönetim Kurulu Başkanı Fuat Tosyalı, teşviklerin 2019'da da mutlaka devam etmesi gerektiğini belirterek, "Bu bir süreç. Yazlık kışlık sezonda nasıl kıyafet düzenlemesi yapıyorsak, ekonominin bu tarz dalgalanmalarında da mutlaka düzenleme yapmamız lazım" dedi.

Fuat Tosyalı, Türkiye ekonomisi açısından 2018'de yaşanan gelişmeleri değerlendirdi, 2019'dan beklentilerini paylaştı. Türkiye ekonomisinin 2018'e iyi başladığını ve ilk yarıda hızlı bir büyüme yakaladığını anlatan Tosyalı, ancak yılın ikinci yarısında gerek yurt içi gerek yurt dışı gelişmelerin etkisiyle döviz kurları ve TL faizlerde artış yaşandığını söyledi.

 ‘YÜZDE 2-3'LÜK BİR RAKAMLA TAMAMLARIZ’

Tosyalı, bu durumun ikinci yarıda hem ekonomik faaliyetlerin yavaşlamasını, hem de enflasyonda yükselişi beraberinde getirdiğini ifade ederek, "Bütün bu etkenlere rağmen yılı yüzde 3'ün üzerinde bir büyümeyle kapatacağımızı düşünüyorum. 2019 için baktığımız zaman büyümede ilk yarıda belki yavaşlama görebiliriz ancak yılın tamamını yüzde 2-3'lük bir rakamla tamamlayacağımızı, enflasyonun da kısmen düşerek yüzde 15 civarında oluşacağını tahmin ediyorum" diye konuştu.

Son birkaç ayda ekonomik yavaşlamayla birlikte bazı işletmelerin arz-talep dengesizliği yaşadığından bahseden Tosyalı, bu nedenle geçici bir işsizlik oluşsa da istihdamın gelecek yıl aynı seviyesini koruyacağı öngörüsünde bulundu. Tosyalı, teşviklerin 2019'da da devam etmesi gerektiğini, bunun bir süreç olduğunu vurgulayarak, şunları kaydetti:

 ‘TÜRBÜLANSTAN HIZLI BİR ŞEKİLDE ÇIKARIZ’

"Şu ana kadar perakende tüketimi artırıcı yönde birtakım vergisel düzenlemeler yapıldı. Yazlık kışlık sezonda nasıl kıyafet düzenlemesi yapıyorsak, ekonominin bu tarz dalgalanmalarında da mutlaka düzenleme yapmamız lazım. Madem bu tarz bir türbülansa maruz kaldık ve bunun etkilerini yaşıyoruz, bu etkileri bertaraf edici düzenlemeleri yapmamız lazım ki zaten hükümet hızlı bir şekilde bunları hayata geçiriyor. Bu türbülansa hızlı girdik, hızlı bir şekilde de çıkacağımız kanaatindeyim.

 GÜVEN VE CESARET VERİYOR

Bu kapsamda açıklanan 3 yıllık Yeni Ekonomi Programı kapsamlı ve isabetli olmasının yanı sıra, güven ve cesaret de veriyor. Böyle dönemlerin akabinde hemen hızlı büyümeye geçmek ve yatırımların başlaması normal yürüyen döneme göre biraz daha zor ve meşakkatlidir. Ben bu program uygulanmaya başladığı andan itibaren ülkemizin tekrar hızlı bir büyüme dönemine gireceğine, yatırımların hızla hayata geçeceğine inanıyorum. Kararlı olarak gitmek durumundayız."

 BU FAİZ ORANLARI İLE TİCARET BİLE MÜMKÜN DEĞİL

Fuat Tosyalı, yatırımlar için faiz oranları seviyesinin önemine değinerek, "Cumhurbaşkanımızın faizlerin yüksekliği konusunda ne kadar haklı olduğu ortaya çıkıyor. Bu faiz oranları ile değil yatırım yapmak, ticaret yapmak bile mümkün değil. Ben bu dönemin de geçici olduğuna inanıyorum. Başta cumhurbaşkanımızın kararlığı ve biz iş adamlarının da bu oranları kabul etmemesiyle faizlerin makul seviyelere ineceğine inanıyorum" dedi.

Bankacılık sektörünü, "ülkenin dinamosu" şeklinde nitelendiren Tosyalı, bazı firmaların döviz kurundaki ani yükselişe bağlı olarak borçluluklarında bir artış yaşandığını, bu nakit akışı sorununun bankalara da yansıdığını anlattı.

Tosyalı, sektörün doğal olarak geri dönmeyen kredilerden dolayı bir küçülme yaşadığını belirterek, "Bankalara da çok haksızlık etmemek lazım. Onlar da çok büyük bir yük ve sorumluluk taşıyor. Ben bankacılık sektörünün de önümüzdeki dönemde bu türbülansı çok hızlı bir şekilde atlatıp, ekonominin hareketlerini önden görerek atak yapacağını, ekonomi ve piyasaları canlandırıcı, müşterilerine düşük faizlerle kaynak sağlayıcı aksiyonlar alacağını düşünüyorum" değerlendirmelerini yaptı.

‘YABANCI YATIRIMCININ İLGİSİ KESİLMEZ’

Dünyanın her yerinde yatırımcılarla temaslarda bulunduğunu dile getiren Tosyalı, şöyle devam etti:

"Türkiye jeopolitik olarak öyle bir noktada ki hiçbir yabancı yatırımcının Türkiye'ye ilgisinin kesilmesi söz konusu değil. Mevcutta biz yerli yatırımcı olarak bile döviz kurundaki hareketlilik ve faizlerdeki yükseklikten şikayet ediyorsak, yabancı yatırımcıların bunları dikkate almamasını düşünemeyiz. Yatırımcının yerlisi yabancısı yok. Yatırımcı, yaptığı yatırımın karşılığını ne kadar sürede alır ve yatırım yaptığı yer kendisine ne kadar güven verir diye bakar. Türkiye, çok dinamik bir ülke ve genç nüfusu dolayısıyla yeni tüketim trendlerine çok hızlı adapte olabiliyor.

Dünyada hangi yatırımcı ne üretirse üretsin, Türkiye ve yakın coğrafyasında pazarı var. Bu coğrafyaya hitap etmek isteyen bir yabancı yatırımcı için en doğru lokasyon Türkiye. Bizim bu yabancı yatırımcılara iktisadi açıdan daha güvenli yatırım ortamları sunmamız lazım. Yabancı yatırımcıların Türkiye'ye ilgisi hiçbir zaman kesilmedi, kesilmeyecek de ama yatırım zemininin daha iyi sağlanması lazım. Ülkemizdeki varlıkların değerinin, döviz bazında yatırımlar açısından çok avantajlı bir seviyede olduğunu yatırımcılara anlatmamız lazım. Yabancı yatırımlar açısından 2019'un 2018'den daha iyi olacağını, diğer coğrafyalardaki ekonomik türbülanslardan kaçacak yatırımcıların Türkiye'de konuşlanacağını düşünüyorum. "

 ’DÖVİZ KREDİLERİNİ BOŞUNA KULLANMADIK, ALTYAPI YATIRIMLARI YAPTIK’

Fuat Tosyalı, bu yıl Brexit, ticaret savaşları ve jeopolitik risklerin sadece gelişmekte olan ekonomileri değil, gelişmiş ülkeleri de olumsuz etkilediğini söyledi.

Hem ABD'de hem Çin'de faizlerin yükseldiğini, neredeyse tüm gelişmiş ülke borsalarında düşüş yaşandığını anlatan Tosyalı, "Biz sadece kendimize bakıyoruz ama dışarısı da çok güllük gülistanlık değil. Burada Türkiye'nin üzerine düşen görev, kendi ekonomisini korumaya yönelik tedbirleri almaktan hiçbir zaman kaçınmamalıdır" dedi.

Tosyalı, "süper güç" olarak nitelendirilen ABD'nin bile demir çelik ithalatını ulusal güvenliğine tehdit olarak açıkladığını, bundan çok ciddi dersler çıkartılması gerektiğini dile getirdi.

TÜRKİYE EKONOMİSİNİN GÜCÜNE GÜVENİYORUM

"ABD bile böyle bir tutum takınırken, bizim pazarımızı ithal ürünlere açmaktan çok ciddi şekilde kaçınmamız lazım" diyen Tosyalı, "Bu noktada uluslararası ticaretimizde TL kullanımını olabildiğince artırmalıyız. Zor bir süreç ama başladı. İkili ilişkiler geliştikçe, TL ile ticaretin de oranı giderek artacaktır." ifadelerini kullandı.

Tosyalı, Türkiye'nin kamu ve özel sektör borçluluğu hakkında da değerlendirmelerde bulunarak, konuşmasını şöyle sürdürdü:

“Dünyada birçok ülkenin ne tür sıkıntılar yaşadığını takip ediyoruz. Bunların hiçbirinde borçlanma bizim gibi değil. Biz bu döviz kredilerini boşuna kullanmadık, altyapı yatırımları yaptık. Baktığımızda Türkiye altyapı yatırımlarını tamamladı. Üniversiteler, hastaneler, konaklama alanı, havaalanları yaptık. Borçluluğu olan diğer ülkelere baktığımızda bizdeki altyapı hiçbirinde yok. Bunun getirisini göreceğiz. Gelecek yıllarda bütün dünya ekonomik krizlerle boğuşurken, bizim böyle bir derdimiz olmayacak. Ben Türkiye ekonomisinin gücüne ve dinamizmine inanıyor ve güveniyorum. Önümüzdeki yılların çok daha iyi ve güçlü büyümelerle geçeceğine inanıyor, buna göre de hareket ediyorum."