Artık Metaller ile Çelik Nasıl Üretilir?

Demir-çelik sektöründe yapılan üretim ve yatırımlar, ekonomik kalkınmanın ve gelişmişliğin de bir göstergesi oluyor. İrili ufaklı parçalardan oluşan metal ve demir malzemelerin yanı sıra hurda, çıkıntı ya da üretim atıklarından oluşan materyaller aynı zamanda geri dönüşüm yöntemiyle hem çevreye hem de üretime katkı sağlıyor.


Artık metal çalışmalarının arka planı ve geleceğe etkileri

Demir-çelik üretiminde değerlendirilen çıkıntı, hurda ya da artık metal materyaller, ortalama yüzde 40 oranında hammadde verimliliği sunuyor. Çeliğe dönüştürülen hurdalar ise sektörün ihtiyacı olan ek kaynak teminine duyulan gereksinimi azaltıyor. Artık metallerin geri dönüşüm yöntemiyle değerlendirilmesi, enerji tasarrufu adımlarını da etkili düzeyde destekliyor.

Endüstriyel ve hızlı hurda olarak bilinen “yeni hurda”; demir-çelik üretim tesislerinde gerçekleşen çeliğin işlenmesi ya da şekillendirilmesi sırasında ortaya çıkıyor. Artık metal olarak da nitelendirilen temiz parçalar; çeliğin kesilmesi, çekilmesi, sıkılması gibi çeşitli teknolojik uygulamaların sonucunda birikiyor. Döküm uygulamaları esnasında yoğun miktarlarda biriken artık metaller de yeniden eritilmek üzere, çelik işleme departmanlarına taşınıyor. Sıfırdan çelik üretim döngüsüne dahil edilen artık metaller, uygun boyutlarda kesilmesinin dışında ekstra ya da yüksek maliyetli uygulamalar gerektirmiyor.

Sektörün öncüsü demir- çelik işletmelerinde artık metal dönüştürme faaliyetlerinin önemi

Çevrenin ve insan sağlığının korunması konusunda gerçekleştirilen hassas uygulamalar, üretimden satışa, lojistikten sosyal yaşama kadar kazandırılan değerler sayesinde pek çok farklı alanda ön planda. Artık metal çalışmaları ile gerçekleşen geri dönüşüm hem ekolojik dengeye hem de ülke ekonomisine yüksek kazanım olarak dönüyor. Doğal kaynakların sınırsız olmadığını ve sanayi faaliyetlerinin her aşamasını dikkate alan çelik sektörü, yenilenebilir enerji kaynaklarına yapılan yatırımlarla birlikte sürdürülebilir bir geleceğe imza atıyor.

Doğal kaynakların verimli kullanılmasının yanı sıra üretim aşamasında kaynak ve enerji tüketiminin de verimlilik stratejileri çerçevesinde yönlendirilmesi gerekiyor. Dolayısıyla gerek işletmelerde açığa çıkan artık metaller gerekse dış ortamdan toplanan hurda, metal üretim atıkları ve çıkıntı parçalar, çelik üretimi sırasında gereksinim duyulan kaynakların önemli bir kısmını oluşturuyor.

Hidrokarbon dışı üretici ilkeleri çerçevesinde uygulanan çalışmaların tamamı, gelecek kuşaklara yaşanılabilir bir dünya bırakma niteliğinde. İmalat aşamasında ortaya çıkan metal atıkların yeniden işlenmesiyle birlikte üretime sağlanan fayda, yalnızca çevre kirliliğini önlemekle kalmadığı gibi ticari ve ekonomik kalkınmaya da katkıda bulunuyor.

Çelik sektöründe karbon ayak izi en düşük üretimlere imza atan Tosyalı Holding, yeşil ekoloji programlarında da öncü. Ayrıca sanayileşme ve üretim performansıyla da ülke sınırlarını aşarak hem yeni istihdam alanları yaratıyor hem de dünya ekonomisine yön veriyor. Esnek üretim opsiyonlarının hâkim olduğu işleyiş sayesinde, demir atıklarını yeniden dönüştüren ve yapılandıran faaliyetler, hammadde bağımlılığının önüne geçiyor.

Bu konuda sektörel bir dönüşüm için küçük ve orta boy işletmeler dahil demir-çelik sektörünün tüm paydaşlarının döngüsel ekonomi odaklı olması gerekiyor. Bu açıdan sektörün lider oyuncularının tüm paydaşlara bu konuda öncülük etmesi; farkındalık yaratılmasının da ötesinde belirli standartlar oluşturularak KOBİ’lerin de buna uyum sağlayacağı bir üretim mimarisi oluşturulmalı. Bu yönde bugünden atılacak adımlar ülkemiz demir-çelik üreticilerinin AB Yeşil Mutabakat sürecine uyumunu da kolaylaştıracaktır.