Çelik Endüstrisinde Karbon Azaltma Hedefleri ve Stratejileri

Modern dünyanın yapı taşlarından biri olarak kabul edilen çelik endüstrisi, ekonomik ve endüstriyel kalkınma noktasında büyük rol oynar. Ancak çelik endüstrisi maalesef, küresel ölçekte karbon salınımlarının önemli kaynakları arasında gösterilir. Karbon emisyonlarının azaltılması hedefi, çelik endüstrisinin çevresel devamlılık açısından karşılaştığı en büyük zorluk olarak bilinse de, çeşitli stratejiler geliştirilerek hem sektörün geleceği hem de doğal çevre koruma altına alınabilir. Bu yazı ile birlikte, çelik endüstrisinde karbon azaltma hedeflerinin önemine odaklanarak geliştirilebilecek farklı stratejiler hakkında bilgi sahibi olabilirsiniz.

Karbon Azaltma Hedeflerinin Önemi

Endüstriyel üretimin bel kemiği olarak kabul edilen çelik endüstrisinde, üretim öncesi aşamalarda ve üretim sırasında büyük miktarlarda karbondioksit salınımının gerçekleştiği otoriteler tarafından sıklıkla vurgulanır. Mevcut salınımların azalması, iklim değişikliği ile mücadeleden sürdürülebilir geleceğe kadar çevresel açıdan pek çok konuda fayda sunar. Ancak çelik üretiminde kullanılan geleneksel yöntemler veya fosil yakıt tüketiminin devam etmesi, ne yazık ki karbon salınımının olumsuz etkilerinin uzun süre devam edeceği anlamını taşır.

Kardon azaltma hedefleri, temel anlamda çelik endüstrisinin olumsuz çevresel etkilerini azaltmayı amaçlar. Sektörün karbon yoğunluğunu düşürme noktasındaki hedefleri belirlenirken, fosil yakıtların kullanımının azalması ve yenilenebilir enerji kaynaklarına geçiş için teşvik gibi stratejik noktalar göz önünde bulundurulur. Yalnızca çevresel değil aynı zamanda çelik endüstrisi sektörünün rekabet gücünü arttırma çerçevesinde de önem arz eden teşvik süreçleri ile, sektörün uzun vadeli devamlılığı da sağlanmış olur.

Çelik endüstrisi, yeni teknolojilerin benimsenmesi, üretim süreçlerinin verimliliğinin arttırılması, geri dönüşümlü malzemelerin kullanılması ve karbon salınımının raporlanması bağlamında stratejik hedefler belirleyerek karbon azaltma hedeflerine kısa süre içerisinde ulaşabilir. Ulaşılan hedefler neticesinde, sektörün rekabet gücü korunarak gelecekteki pazar taleplerine yanıt verme süresi de optimum seviyeye indirilebilir.

Karbon Azaltma Stratejileri ve Teknolojileri

Çelik endüstrisi, her ne kadar yüksek karbon salınımı nedeniyle eleştiri oklarını üzerine çekse de, çeşitli stratejiler ve teknolojiler doğrultusunda karbon azaltma hedefi üzerine çalışmalarını sürdürür. Bu noktada da ilk olarak üretim süreçlerinde kullanılan teknolojilerin dönüşümü ele alınır. Örneğin çelik üretiminde kullanılan geleneksel fırın teknolojileri, yerini çok daha az karbon salınımı yapan elektrikli ark fırınları gibi yenilikçi teknolojilere bırakabilir. Çünkü yenilikçi dönüşümlerin gerçekleşmesi, üretim sırasında karbon salınımının azalmasına doğrudan zemin hazırlar.

Çok boyutlu işlemler silsilesinden oluşan karbon azaltma stratejilerinde, yenilikçi teknolojilerle birlikte geri dönüşümlü malzemelerin kullanımı da önemli yere sahiptir. Küçük bir örnek vermek gerekirse; hurda çeliğin yeniden kullanılması doğal kaynak tüketimini azaltırken, üretim sırasında oluşan karbon yoğunluğunu da belirli oranda düşürür. Ayrıca daha az karbon emisyonu meydana getiren hammaddelerin tercih edilmesi, çelik üretim endüstrisindeki karbon ayak izini kontrol altına almak için etkili olabilir.

Çelik üretiminde kullanılan enerji miktarını azaltmak, dolaylı olarak da olsa karbon salınımının düşmesine yardımcı olur. Özellikle birim zamanda tonlarca üretim yapan büyük şirketler, proses geliştirmeleri, atık ısı geri kazanımı ve enerji etkin teknolojilerini benimsediğinde doğal çevreyi direkt tehdit eden unsurlar bertaraf edilir. Karbon azaltma stratejilerinin, yalnızca üretim aşamasında değil tedarik zinciri boyunca da ele alınması gerekir. Dolayısıyla hem lojistik hem de üretim aşamasında atılacak adımlarla, karbon azaltma hedeflerine kısa süre içinde ulaşılabilir.

Karbon azaltma teknolojileri çeşitli AR-GE çalışmaları sayesinde sürekli olarak gelişim kateder. Özellikle karbon yakalama ve depolama gibi yeni teknolojilerin çelik endüstrisinde kullanımı ile birlikte, karbon azaltmanın yanı sıra, karbon nötr üretim hedefine ulaşma noktasında da beklentiler büyük oranda karşılanabilir.

Karbon Salımı İzleme ve Raporlama 

Çelik endüstrisinde karbon salınımını azaltma yollarını araştırmak kadar, mevcut salınımın izlenmesi ve raporlanması sırasında titiz yaklaşımın belirlenmesi de önem arz eder. Çünkü sektörün karbon azaltma stratejilerinin etkinliğini değerlendirmek, iyileştirmek ya da şeffaflığı artırmak için hazırlanan raporlardan faydalanılır.

Karbon salınımı izleme süreci genel olarak, üretimin her aşamasında ortaya çıkması öngörülen salınımın belirlenmesini içerir. Kısacası, izleme aşaması hammaddenin çelik üretimi için kullanılmasından, enerji sarfiyatına ve atık yönetimine kadar son derece geniş yelpazede ele alınır. İzleme süreci aynı zamanda, karbon salınımının ana kaynaklarını ya da en yüksek emisyonu gerçekleştiren noktayı belirleyerek hedeflenen stratejilerin nereye odaklanması gerektiğini anlamak açısından yol gösterir.

Raporlama ise, izlenen karbon salınım verilerinin şeffaf şekilde paylaşılmasını içerir. Hazırlanan raporların sonucu paydaşlarla paylaşılarak, çelik endüstrisi sektörünün karbon azaltma hedeflerine ne kadar yaklaştığı konusunda somut veriler elde edilebilir. Raporlamalar aynı zamanda, sektördeki iyi uygulamaların belirlenerek yaygınlaştırılması çerçevesinde de rahatlıkla kullanılabilir.

Karbon salınımı izleme ve raporlama aşaması, uluslararası standartların yanı sıra yönergelerin takip edilmesi prosedürüne uygun olarak gerçekleştirilmelidir. Ancak bu şekilde karşılaştırılabilir veriler elde edilerek sektörün küresel düzeyde karbon azaltma çabalarına katılması sağlanır. Aksi takdirde şirket bazında hazırlanan raporlarla yalnızca bilgi düzeyinde gayri resmi veriler elde edilir.

Karbon Nötr Üretim ve Çelik Endüstrisi

Karbon nötr üretim, çelik endüstrisinin ilerleyen dönemlerdeki hedeflerinden biri olarak öne çıkar. Çelik üretiminde salınan karbondioksit emisyonlarını dengeleyen veya nötralize eden karbon nötr hedefi, aynı zamanda çelik endüstrisinin sürdürülebilirlik yolculuğunda önemli adım olarak nitelendirilir.

Karbon nötr hedefine ulaşmak için kullanılabilecek birbirinden farklı yöntemler bulunur. Bu noktada güneş veya rüzgar enerjisi gibi yenilenebilir enerji kaynaklarına yönelmek, karbon salınımını azaltmanın yanı sıra, üretim sürecindeki karbon ayak izini düşürerek karbon nötr üretim hedefine ulaşmada önemli rol oynayabilir.

Çelik üretimi faaliyetlerinde, karbon emisyonlarını dengeleyen ya da absorbe eden teknolojilere yatırım yapmak, oluşturulabilecek en etkili stratejiler arasında değerlendirilir. Örneğin, karbon yakalama ve depolama olarak da adlandırılan CCS teknolojisi, atmosfere salınan karbondioksiti yakalayıp depolama prensibine göre çalışır. Fazla miktarlarda çelik üreten tesisler, atmosfere birim zamanda yüksek oranda karbondioksit karıştığı gerçeğinden hareket edip, CCS teknolojisinden faydalandığında karbon emisyonu fark edilebilir ölçüde azalır.

Karbon nötr hedefi, çelik endüstrisine hem çevresel hem de rekabetçi avantajlar sağlar. Bu hedef eğer yeteri kadar önemsenerek hayata geçirilirse, kısa süre içerisinde çevresel sürdürülebilirlik yolculuğunda önemli kilometre taşları arasında yerini alır. Fakat çevresel konuların çoğunda olduğu gibi, karbon nötr hedefine ulaşmak için de uluslararası iş birliği, yenilikçi teknolojilerin benimsenmesi ve devlet destekleri gibi birbiriyle etkileşim içinde olan faktörlerin bir arada ele alınması gelmesi şarttır.

Çelik üretimi kapsamında faaliyet gösteren şirketler, karbon azaltma hedefi gibi sürdürülebilirlik odaklı amaçlar doğrultusunda ortak adım atabilir. Böylece karbon azaltma çabalarının etkin şekilde yürütülmesi ile birlikte sektör, karbon ayak izini azaltmanın yanı sıra, çevresel düzenlemelere uyum ya da devamlılık hedeflerine kısa süre içerisinde ulaşır. Aksi takdirde, yoğun üretim aşamalarının kaçınılmaz sonucu olarak hava kirliliği başta olmak üzere, temiz suya erişimin zorlaşması ve gıda krizinin meydana gelmesi gibi birbirini tetikleyen pek çok olumsuz etken, canlı hayatını tehdit etmeye devam eder.

Suda geri kazanım, güneş enerji santrali yatırımları gibi geleceği yön veren çalışmalarıyla örnek gösterilen Tosyalı Holding, karbonsuz çelik alanındaki başarılı adımlarıyla adından sıklıkla söz ettirir. Verdiği uzun uğraşlar neticesinde gelecek yıllar için özel sürdürülebilirlik hedefleri belirleyen Tosyalı Holding, dünyayı tüm canlılar için daha yaşanır bir yer haline getirme kapsamında da etkili yaklaşımlara imza atar.